Online Diyetisyen Müberra Aslan

Okul öncesi çocukluk dönemi beslenmesi pek çok farklı nedene bağlı olarak bir hayli önem taşır. Nedenlerden bir tanesi çocuğun sağlıklı gelişmesi ve büyümesi için kaliteli beslenmesidir, bir diğeri ise, çocuğun bu dönemde sağlıklı beslenme alışkanlığı kazanmasıdır. Ebeveynlerin çocuk beslenmesi ile alakalı özenli davranması önem taşır çünkü bu dönemde yeterli ve dengeli beslenme çocuğun ilerleyen yaşlarında da katkı sağlayacaktır. Okul öncesi beslenme hassas bir konu olduğu için ebeveynler bu dönemde birtakım yardımlara ihtiyaç duyabilir. Alınacak yardımlar ile çocuğa özel bir beslenme programı oluşturulur ve çocuğun beslenmesi eksiksiz bir şekilde sağlanmış olur. Ortalama olarak 3 – 6 yaş arasına karşılık gelen okul öncesi çocukluk döneminde beslenme, çocuğun hem fiziksel gelişimini, hem ruhsal gelişimini, hem de sosyal gelişimini sağlama rolü üstlenir. Dolayısıyla bu dönem ebeveynler tarafından üzerine en çok titizlenilmesi gereken dönemlerden bir tanesidir. Eğer okula başlamadan önceki son dönem olan bu zamanlarda çocuğa iyi alışkanlıklar kazandırılırsa ilerleyen zamanlarda çeşitli etkenler ile bu alışkanlıkların bozulması oldukça zor hale gelir. Bu açıdan, bu önemli çocukluk evrelerinde ebeveynlerin bir diyetisyen desteğine ihtiyaç duyması oldukça doğaldır.

Okul öncesi çocukluk dönemi beslenmesinin temel özellikleri nelerdir?

Çocukların ileriki dönemlerde sağlıklı yetişkinler olabilmeleri için anne karnından itibaren yeterli ve dengeli beslenme kurallarına uyularak büyütülmeleri oldukça önemlidir. Çocukluk dönemleri kendi içinde farklı ayrımlara sahiptir. Özellikle 1 – 5 yaş arası erken çocukluk dönemi olarak adlandırılır. Bu dönemdeki 1 – 3 yaş aralığı oyun çağını, 3 – 6 yaş aralığı ise okul öncesi çocukluk dönemini oluşturur. Okul öncesi çocukluk döneminde eğer çocuk bir kreşe ya da benzeri bir çocuk evine gidiyorsa bu dönemde çocuğun okul arkadaşları, öğretmenleri ve çevresinde gördüğü diğer bireyler ile hayal dünyası ve bakış açısı da genişler. Tüm bu etkenler onun hem fiziksel, hem zihinsel hem de ruhsal açıdan gelişimine büyük katkılarda bulunur. Okul öncesi çocukluk dönemi beslenmesi de büyük önem taşır çünkü birtakım bağımsızlıklar kazandığı bu süreçte çocuk, beslenme açısından da bağımsızlık kazanacaktır. Dikkat edilmesi gereken, okul öncesi beslenme açısından çocuğun yeterli ve dengeli beslenme alışkanlığına sahip olduğundan emin olmaktır. Bunun için beslenmesini düzenleyecek bir diyet tedavisi de uygulatılabilir.

Ebeveynler okul öncesi çocukluk dönemi beslenmesinde nelere dikkat etmelidir?

Genel olarak, çocuğun okul öncesi beslenme alışkanlıkları ailesi tarafından şekillendirilmiştir. Bu nedenle herhangi bir dış etken ile karşılaşmayan çocuk ailesinin uygun gördüğü şekilde sağlıklı beslenmeye devam edebilir. Ancak çok kısa bir süre sonra çocuk okula başlayacağı için bu dönemde çocuğun alışkanlıklarının değişmemesi adına çaba sarf etmek ve sonraki dönemi çocuğa çok iyi bir şekilde anlatmak gerekir. Bu sayede çocuğun ilerleyen yaşlarda obezite ya da şişmanlık sorunu ile tanışmasının önüne geçirebilir. Bu dönemde çocuğun bu tip sorunlar yaşamaması için ihtiyaç olmasa da zayıflama programına tabii tutulması yanlış olur, ancak çocuğun beslenmesi için en etkili ve en sağlıklı diyet tedavisini hazırlamak adına bir diyetisyen yardımı alınabilir.
Bu dönemin belki de en önemli yanı ailenin çocuk için tam anlamı ile bir rol model olmasıdır çünkü çocuk beslenme konusundaki en önemli tüyoları bu süreçte ailesini taklit ederek alır. Bu yüzden, bu en önemli dönemde çocuğa yeterli ve dengeli beslenme alışkanlığının kazandırılması gerekir.

Okul öncesi çocukluk dönemi beslenmesi nasıl olmalıdır?

Çocuğun hem fiziksel, hem ruhsal, hem de zihinsel anlamda gelişmekte olduğu bu süreçte çocuk beslenme ile sadece sağlığına değil aynı zamanda ruhsal gelişimine de katkıda bulunur. İşte bu yüzden okul öncesi çocukluk dönemi beslenmesi çok önemlidir. Bu süreçte ebeveynlerin çocuk beslenmesi için doğru besinleri seçmesi ve çocuğun sağlığı açısından gerekli olan her türlü besin maddesini almasına önem göstermesi gereklidir. 3 – 6 yaş aralığında bulunan çocuk beslenmesi diğer yaş gruplarından büyük bir farklılığa sahiptir. Çünkü bu dönemde çocuğun kaslarının, sinir sisteminin, dolaşım sisteminin ve diğer pek çok organının sağlıklı bir şekilde gelişimi için hacim bakımından az ama besin değeri bakımından zengin besinler ile beslenmeye ihtiyacı vardır.

Çocuk okul öncesi dönemde beslenme konusunda nasıl davranır?

Bu süreçte çocuk gelişimi çok hızlı olduğu gibi çocuk beslenmesi de çok hızlı bir değişime uğramaktadır. Okul öncesi çocukluk dönemi beslenmesi genelde çocuğun ebeveynleri tarafından sunulan yiyeceklerden oluşur. Bu dönemde çocuk çok fazla tercih yapmaz ve eğer ebeveynler bilinçli olur ise yeterli ve dengeli beslenme alışkanlığı kazanabilir.
 
Bu dönemlerde çocuk beslenme için çatal tutmaya başlamış olur. Ancak ağzına attığı besinleri henüz dili ile değil, yanakları yardımı ile yutar. Aynı şekilde çocuk okul öncesi erken çocukluk dönemi beslenmesi içerisinde bardak ile kendi kendine bir şeyler de içebilir.
 
Okul öncesi beslenme açısından çocuk ne kadar kendi kendine beslenme becerisi kazanır ise fiziksel gelişimine de o kadar katkıda bulunulmuş olur. Bir çocuğun normal gelişim sürecinde 6 yaşına kadar kendi başına yemek yemeye başlamış olması gerekir. Yani okul öncesi beslenme dönemi içerisinde çocuk kendi kendine beslenme sorununu halletmiş olmalıdır. Eğer bu durum okulda beslenme dönemine bırakılır ise çocuk için çok daha zorlu bir süreç başlayacak olabilir.
 
Genellikle okul öncesi beslenme döneminde olan çocuklar farklı yemekler yeme konusunda ebeveynlerine isteksiz görünürler. Aslında durum tam olarak böyle değildir. Yeni lezzetler onları her zaman meraklandırabilir. Bu yüzden çocuk beslenme saatinde ailesiyle birlikte sofrada yer almak ister. Çocuk beslenme için farklı yiyecekler konusunda biraz yardıma ihtiyaç duyabilir. Özellikle çocuğun daha önce yemediği yiyecekler hakkında ailenin konuşması ve yiyeceği detaylı olarak anlatması çocuğun onu yemeye olan cesaretini arttıracak bir durum olur.

Okul öncesi çocukluk dönemi beslenmesinde ödül – ceza yaklaşımı olmalı mıdır?

Okul öncesi beslenme döneminde ebeveynlerin kesinlikle kaçınması gereken bir durum vardır ki o da çocuğun ödül ya da ceza ile beslenmesidir. Bu okul öncesi çocukluk dönemi beslenmesi içerisinde yapılacak en ciddi hatalardan bir tanesi olur. Yani ebeveynlerin çocuğun yiyeceği her yemek karşılığında bir ödül vadetmesi ya da çocuğun yemek yememesi halinde ona ceza vermesi çocuğun beslenme alışkanlığı kazanmasının önüne geçer. Oysa çocuk için sadece yeterli ve dengeli beslenme konusuna odaklanmak gerekir.
 
Okul öncesi beslenme genel anlamı ile çocuğun normal gelişimini sağlamayı, farklı besinleri tüketmeye başlamasını ve ilerleyen yaşları için şimdiden beslenme alışkanlığı kazanmasını kapsamaktadır.
 

Okul öncesi çocukluk döneminde sağlıklı beslenmenin faydaları nelerdir?

Okul öncesi çocukluk dönemi beslenmesi iyi bir şekilde yapıldığı takdirde, çocuk gelişimi için yeterli ve dengeli beslenme koşulları sağlanmış olur. Beslenme eksikliğinden kaynaklanan anemi, şişmanlık, obezite ya da diş çürümesi gibi rahatsızlıklara yakalanma riski düşürülmüş olur. Okulda beslenme dönemine iyi hazırlanılmış olur ve henüz bu yaşlarda temelleri atılan yetişkin hastalıklarına (hipertansiyon, diyabet, kalp hastalıkları ve osteoporoz gibi) ileri dönemlerde yakalanma riski büyük ölçüde azaltılmış olur. Çünkü özellikle şişmanlık ve obezite problemlerinin temellerinin bu dönemlerde atılma ihtimali bulunabilir. Bu da çocuğu ileriki dönemlerde sürekli olarak zayıflama ihtiyacına itebilir. Fakat bu dönemde ihtiyacı yoksa, çocuk bir zayıflama programına kesinlikle tabi tutulmamalıdır.
 
Eğer çocuk beslenme alışkanlığını bu dönemde kazanır ise okulda beslenme döneminde de bunu devam ettirebilir. Bu durum çocuğun okul döneminde karşısına yeterli ve dengeli beslenme alışkanlığına sahip olmayan başka çocuklar çıkması açısından önemlidir. Çocuğun ilerleyen dönemlerde o çocukları örnek almaması gerekir. Bunun için henüz okul öncesi dönemde, ebeveynler özenli davranmalıdır.